Define maden tespit ve diğer tüm dedektörler elektro manyetik dalgalar üretim kanunlarına göre çalışmaktadır. Daha ayrıntılı hale getirmek gerekirse kablodan geçen elektrik akımının etkisi ile kablonun çevresinde elektro manyetik alan oluşturur. Oluşan alan içerisinde metal kendi manyetik alanını yayar, arama yaptığımız daire şeklindeki kısım 2 adet sargıdan oluşur, bunun adı arama başlığıdır, Buradaki sargıların görevi sinyali hem göndermeye hemde almaya yarar, ilk sarım gönderen 2. sarım ise alandır, ilk sarım frekansı sürekli değilde belli aralıklarla göndermektedir, gönderdiği sinyal radyo sinyali gibidir, bu sinyal metalin etrafında manyetik bir alan oluşturur, diğer sarım ise metalin oluşturduğu alanı tespit eder.
Dedektörün devresine gelince buda pil gücünü belli frekanstaki radyo dalgalarına çevirmektedir. Elektrik akımı ile oluşturulan manyetik alan ile metalin olup olmadığı; varsa yeri tespit edilir. Zemine yakın frekans ile çalışan dedektörlerin toprağa nüfus etmesi biraz daha kolay olur; daha derinlere inmenize yardımcı olur. Arama başlığı ne kadar büyürse o kadar derinlere inersiniz, buradaki tek dezavantajınız ne kadar derine inerseniz o kadar metal ayrım kabiliyeti düşer hemde küçük metallere duyarsız kalabilir, torak biraz mineralli ise burada sağlıklı bir çalışma yürütmeniz olanaksızdır.
Örnek vermek gerekirse 60 cm genişliğe sahip olan bir arama başlığının mineralden etkilenme olasılığı oldukça yüksektir, bu durum yanlış sinyal vermesine neden olur, altın sinyali aldığınız noktalardan bakır yada değersiz diğer metallerin çıkması olağandır. Yine buna paralel olarak bazı metalleri hiç görmeden geçmesi karşılaşılabilinecek diğer hususlardan biridir.
Metal ayrım oranı en başarılı başlık 20 – 30 cm arasında olmalıdır, bu ölçüdeki başlıklar 4 khz ile 8 khz frekanslarda olanlar metal ayrımında en başarılı başlıklardır, bu durumda başlık ortalama 6 khz frekansta çalışır. Metal dedektörler metal ayrımını metalin manyetik özelliklerine ve iletkenliklerine göre belirler, Bunların en idealinde ayrım değerli ve değersiz olarak 2 biçimde oluşur, bunu tam olarak ayırmaya kalkmak bizi daha derinlere inmemizi engeller, kısacası ayrım ne kadar üst düzeye çıkarsa derinlik o kadar kayıp olur.
Metal ayrımında sadece altına sinyal veren dedektör üretilmemektedir, sadece altına duyarlı hale getirmek dedektör üzerindeki ayarları yapmanızla alakalıdır, bunun en basit örneği değersizleri görme modunu kapalı tutarak dedektörünüzü altına daha duyarlı hale getirebilirsiniz, Bu tür ayarları yapmadan fabrika ayarları ile arama yaparsanız, kursun, alüminyum, gazoz kapağı, teneke, paslı çivi, bakır, ve benzer değersiz metallere sinyal almış olursunuz. Değersiz modonu kapatarak sadece altın değil diğer gümüş ve benzer değerli metalleride görmenize olanak verir, bu şekilde derinlik kaybımızda olmaz.
Derinliği etkileyen önemli faktörler arasında en önemlisi toprak yapısıyla alakalıdır, hematit, manyetit ve kil oranı yüksek toprak çeşitlerinde algılama değişir, yine buna paralel olarak kaba toprak veya toprakla oksitlenmiş metallerin algılanması diğerlerine göre çok daha basit olur, metal toprağın altında ne kadar çok kalmış toprakla ne kadar özleşmiş ise tespiti o kadar kolaylaşır.
Bir Cevap Yazın